Site Yöneticisi Mesaj Sayısı : 2555 Nerden : aLmanya Tecrübe Puanı : 5329 Kayıt tarihi : 24/05/09
| Konu: OSMANLI ORDUSU SİNA ÇÖLÜNDE İLERLİYOR! Paz Haz. 14, 2009 2:59 am | |
| Yavuz Sultan Selim Han, Mercidabık Zaferinden sonra 15 Aralık 1516 târihinde Şam’dan Mısır’ın Merkezini ele geçirmek için yola çıktı. Mısır’ın merkezi Kâhire’ye ulaşmak için Sina Çölünü geçmek gerekiyordu. Eski fâtihlerin bütün teşebbüslerine rağmen, kurak ve çorak çölün geçilmesi imkânsız gibi olduğundan vezir Hüseyin Paşa başta olmak üzere Mısır Seferine îtiraz edildi. Çünkü bu amansız çöl, sanki gündüz cehennem; gece ise, bir buz diyarı idi. Artı 50 ile, eksi 20 arasında değişen bir iklime sahipti. O sanki kumdan bir denizdi.
Sultan Selim Han îtirazları susturmak, ordu bozanlığın önüne geçmek için, Vezir Hüseyin Paşayı, îdâm ettirdi. Sina Çölünde yıllardan beri yağmur yağmamasının verdiği kuraklıkla, müthiş çoraklık, ıssızlık ve kum fırtınası vardı. Pâdişâh, devlet adamları ve süvâriler ata binmiş hâlde çölde ilerlerken Sultan Selim Han bir ara atından indi. Sultanın piyâde yürüyüşüne geçmesiyle, bütün devlet adamları ve süvâriler attan indiler. Başta Sultan Selim Han ve bütün ordu kurak ve çorak Sina Çölünde piyâde yürüyüşüne geçtiler. Atlarının bile kanının kaynadığı, zor yürüdüğü bu çölde ordu bir müddet sonra harap ve bîtab bir hâle geldi. Fakat Sultan Selim Han, büyük bir edep ve hûşu içinde yürüyordu. Sultanın sırdaşı Hasan Can’dan bu yürüyüşün sebebi sorulması istendi; Hasan Can, Sultana bu halin neyin nesi olduğunu sorunca, koca Yavuz bütün heybet ve azâmetinden sıyrılıp, sâkin ve edeple buyurur ki:
“Hasan görmüyor musun? Önümüzde, fahri kâinat Resûlullah efendimiz Hazret-i Muhammed (s.a.v) yürümek de Resulullah Efendimiz yaya yürürken biz nasıl at üstünde gideriz” der.
İşte bu büyük muhabbet ve hürmetin bereketidir ki, korkunç Sina çölünde yağmur bulutları belirmiş. Yıllarca yağmur yağmayan çöle Osmanlı ordusunun hürmetine yağmur yağmıştı. Allah’ın yardımı ve bereketiyle Sina çölünü 13 günde geçen Yavuz, Mısır’ı tamamen fetheylemiştir. |
|